13 Ağustos 2008 Çarşamba

" Güzellik ve gençlik adına son yıllarda bazı enzimlerin, maddelerin özelliklerini öğrendik..

Bunlardan biri "Q10 enzimi" olarak anılıyor. 30 yaşından sonra cildimizde çok az üretilen "ko-enzim" bir gençlik sembolü oldu! Düzenli kullanımı ile hücre yenilenmesi işleminde rol oynuyor. Cildin elastikiyetini artırıyor ve gençleştiriyor. Cildin doğal yenilenme sürecine yardımcı oluyor.

Kırışıklıkları azaltan, yenilerinin oluşmasını önleyen bir enzimden bilinçli hanımlar çok söz ediyor: “Q 10 enzimi” Benim gibi medikal estetik uzmanı bir çok hekim, gençleştiren, pürüzsüzlük veren bazı özel maskelerde bu enzimi uyguluyorlar… İnsan cildi için ne ister? Doğal yapısını koruma, gerginleştirme ve kadifemsi bir yumuşaklık.. Q10 enzimleri sayesinde bunlara ulaşmak hayal değil.




Cilde düzenli uygulandığında kırışıklıklar da yok oluyor. Kaz ayakları ve diğer ince kırışıklıklarda azalma görülüyor. “Gerçek güzelliğe” zemin hazırlıyor söz konusu enzim.

Bazı bakım kremlerinin reklamlarında da dikkatinizi çekmiştir. Bu enzimden söz edilir. Peki, "Co Q10" nedir? Neden bu derece önemli ve ürünlerin reklamı yapılırken "içinde Co Q 10" var diye özellikle vurgulanıyor? Bu soruların yanıtını bilmek gerekiyor. Bir çok meslektaşım gibi ben de gerçekleştirdiğim cilt bakım ve gençlik kürlerinde, bazı ürünlerin içinde bu enzimin bulunmasına dikkat ediyorum. Artık güzel, gergin ve genç bir yüz için, "bilinçli seçimler" yapmak gerekli. Çünkü çok fazla ürün bulunuyor ve bizler bu ürünler içinde en iyisini ve doğrusunu seçmek zorundayız. Kullanılan ürünlerde adı geçen etken maddelerin işlevini bilmek, uzun yıllar "gerçek gençliği" korumak için önemli. İşte sizlerle şimdi bu bilgileri paylaşmak istiyorum.

Coenzim Q10 nedir?

Bu önemli madde, vücudumuzdaki pek çok hücrede doğal olarak bulunuyor. Vücudumuzun enerji üretimi için muhakkak gerekli bir özellik taşıyor.. Besin maddeleri, hücrelerimizde Coenzim Q10 varlığında enerjiye dönüşüyor.
Bu nedenle vücudun en fazla enerjiye ihtiyacı olan organları olan karaciğer ve kalpte en fazla bulunuyor. Enerji oluşturmamız için olmazsa olmaz bir madde.

Ayrıca Q10 enzimi, elektron transfer yeteneğinden ötürü, antioksidan olarak da etkili. Artık çoğumuzun bildiği gibi antioksidanlar, hücrelere ve bağışıklık sistemine saldıran ve “serbest radikaller” diye adlandırılan moleküller. Bu moleküllere karşı koruyucu bir kalkan oluşturuyorlar. Serbest radikallerin yıkıcı etkilerini engelleyip, pek çok hastalığı ve erken yaşlanmayı önlüyorlar.

(Şunun da altını çizelim:: Vücut için büyük risk oluşturan bu serbest radikallerin oluşumuna ise, petrokimya ürünleri, X ve UV ışınları, sigara dumanı, hava kirliliği, hazır gıdalarda bulunan koruyucu katkı maddeleri neden oluyor. )

Hücreleri etkiliyor
Serbest radikallerin bir başka ortaya çıkma nedeni de oksijen. Her ne kadar tüm hayati fonksiyonlar için gerekli olsa da, solunum yoluyla aldığımız oksijenin insan sağlığı için tehlikeli bir yanı da bulunuyor! Ancak tıpkı oksijenle temas eden bir metalin zamanla paslanması gibi, oksijenin hücrede kullanılması sırasında çevredeki moleküller de okside olabiliyor. Bu şekilde ortaya çıkan ve kontrol altında tutulamayan “serbest radikaller” hücrenin protein, yağ ve genetik materyal gibi önemli maddelerine saldırıyorlar.
“Antioksidanlar”, serbest radikallerin bu hücreyi harap edici, yaşlandırıcı etkisine karşı bizi koruyorlar. İşte Q10 enzimi, vücudumuzda enerji üretimi için gerekli olduğu kadar, bu antioksidan etkisiyle de önem taşıyor..

Sadece güzellik amaçlı değil, beslenme desteği olarak da alınabilir. Gençlikte vücudumuz Q10 enzimini kendisi yeterli miktarda üretebilse de, hastalık durumlarında ya da ilerleyen yaşlarda dışarıdan alınması gerekebilir. Ağız yoluyla tablet olarak da alındığında tüm vücut hücrelerini etkiliyor. Göz çevresi ve yüz cildinin yaşlanmasını “geciktirici” olarak da bir çok kremin içinde yer alıyor.

Kahverengi lekeler üzerinde de etkili

Yararlarını özetlersek:

Antioksidan özelliği nedeni ile yağların oksidasyonunu engeller ve ciltte yaşlanmaya bağlı kahverengi lekelerin oluşmasını yavaşlatır.
Cildin yaşlanmasını geciktirir.
Enerji düzeyini arttırdığı ve yorgunluğu azalttığı için kilo vermeyi hızlandırır.
Kalp kasını güçlendirir.
Diş etlerinin sağlığının korunmasında önemlidir.
İmmun sistemi yani vücudun "bağışıklık sistemi" dediğimiz korunma sistemini destekler…
Cildi sıkılaştırır, güçlendirir..
Bilinçli olursak “gerçek güzelliği” yakalarız.
Gençlik ve sağlık yanınızdan çok uzun yıllar ayrılmasın.

0 yorum: